Afrika’da Kentleşme
Afrika’nın kentleri hızla büyümektedir. Bununla birlikte Afrika'nın şehir sakinleri için yaşam kalitesi, doğrudan kentsel yönetim kalitesine bağlı olacaktır. Kentleşme gelişmeye neden olabilir, ancak mevcut koşullar altında Afrika'nın yapısal zorluklarını da yanında getirecektir.
BM'nin Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri'nde öngördüğü üzere hızlı büyüyen kentleri kapsayıcı, güvenli, esnek ve sürdürülebilir hale getirebilmek hiç de kolay değil.
Afrika'nın kentsel nüfusu, küresel olarak en hızlı büyüyen nüfustur. Önümüzdeki 20 yıldan az bir sürede Afrika’daki her iki kişiden biri ya bir kasabada ya da bir şehirde yaşayacaktır. Bu toplamda 926 milyon insan demektir yani Nijerya, Etiyopya, Mısır ve Tanzanya'nın mevcut nüfusunun eklenmesine eşdeğerdir.
2030'a gelindiğinde, dünyanın 41 mega kentinden altısı Afrika'da olacaktı. Kahire, Lagos ve Kinshasa'ya Johannesburg, Luanda ve Dar es Salaam da katılacaktır.
Afrika'nın mega kentleri ulusal nüfusun önemli bir kısmını taşımaktadır. Bunlar, ülkelerin ekonomik performansın anahtarıdır ve Afrika’yı da küresel ekonomiye bağlarlar.
2030'da Lagos, Kahire ve Kinshasa'nın her biri 20 milyondan fazla insana hitap edecek ve Luanda, Dar es Salaam ve Johannesburg'un da 10 milyonu geçeceğini öngörülmektedir.
2035 yılına gelindiğinde, Lagos'da 30 milyona yakın insan yaşayacak ve Nijerya'nın ticari merkezi olarak kıtadaki en büyük mega kente dönüşecektir. Aynı zamanda, Afrika'nın kentsel nüfusunun üçte birinden fazlasının Batı Afrika'da yaşaması beklenmektedir.
Afrika'nın kentsel gelişimi bu hızlı ve dramatik nüfus artışı ile ayak uydurabilecek mi? Kıtadaki kentleşme aslında herkes için daha iyi bir hayata dönüşecek mi?
Belki olabilir, ancak yavaş ekonomik yapısal dönüşüm, yoksulluk, eşitsizlik ve şiddet gibi kavramlar buna engel olacaktır.
Aslında, çoğu ülkede kentsel nüfus artışı, ekonomik, sosyal ve kurumsal gelişimin üzerindedir.
Kentsel nüfus artışı, kısmen üretimde istihdam yaratmanın eksikliği nedeniyle, ekonomik kalkınmadan daha fazla olmuştur.
Kentleşmeyle Afrika'daki ekonomik kalkınma arasındaki bağlantı, dünyanın başka yerlerinden daha zayıftır. Başka bir deyişle, kentleşme, ekonomik kalkınma ile eş anlamlı değildir. Kentsel nüfus artışı, kısmen üretimde istihdam yaratmanın eksikliği nedeniyle, ekonomik kalkınmadan daha fazla olmuştur. Afrika’da, çalışma çağındaki nüfusun (15 ila 65 yaş arası) payında muazzam bir artış olduğundan, ekonomi için potansiyel bir artış görülmektedir. Ancak bunun ekonomik kalkınmaya dönüşmesi için, işçilerin beceri ve ek işlere ihtiyacı vardır ve bu topraklarda her ikisi de kıttır. Birçok Afrika kentinde keskin gelir eşitsizlikleri ekonomik büyümenin yoksulluğu azaltılmasına katkısını sınırlandırmaktadır.
Afrika'nın dünyadaki diğer bölgelerden daha fazla kentsel yoksulları vardır.
Ve Dünya Bankası'nın yaptığı yeni araştırmalar yoksulluğun kentleşebileceğini gösteriyor. Afrika'da tipik bir kent sakini, gecekondu veya gayri resmi bir yerleşim birimi içinde yaşamakta olanlar, temel hizmetlerden yoksundur ve gayrı resmi olarak düşük ücretli ve düşük verimli bir iş sahibidir.
Kentsel yoksulluğun azaltılmasında gelecekte yapılacak iyileştirmeler muhtemel olsa da, gelişmiş su ve sanitasyon gibi hizmetlere erişim olmayan yoksul insan sayısının çarpıcı bir şekilde artması beklenmektedir.
Afrika'nın gecekondu nüfusunu 2050 yılına kadar üç katına çıkacağı öngörülmektedir.
Afrika'nın Kentsel Nüfus Artışı Ekonomik, Sosyal ve Kurumsal Kalkınmayı Aşıyor
Afrika'daki kentleşmenin tek önemli itici gücü, doğal kentsel nüfus artışı ya da kentsel alanlardaki doğurganlığın ölümlerden çok oluşudur. Bu ortalama olarak kentsel nüfus artışının % 60'ını oluşturur. Kırsal ve kentsel göç %30’dur. Kırsal alanda yaşayan insanlar şehirlere taşınmaktadır, çünkü kırsal alanlarda hizmete erişim gün geçtikçe kötüleşmektedir. Kırsal ve kentsel göçü etkileyen diğer faktörler arasında hava koşullarının değişimi, arazi baskısı, doğal afetler ve çatışmalar da sayılabilir.
Şiddet olayları, Afrika'nın şehirlerinde ve kasabalarında yaygındır. Yoksulluk gibi şiddet de kentleşmektedir. Kentleşmenin büyümesiyle beraber, ayaklanma ve protestolar da yükseliştedir. Örneğin, Güney Afrika'daki Johannesburg ve Pretoria’y ev sahipliği yapan Gauteng eyaletinde insanlar 1 Ocak 1997 ile 1 Eylül 2016 arasında, 1900 kez sokağa çıkmıştır. Bu rakam şu andaki veya gelişmekte olan diğer Afrika mega kentlerinden herhangi birine kıyasla oldukça yüksektir.
Marjinal gençlerle dolu olan plansız, kalabalık yerleşimler şiddet için sıcak bahçeler olabilir.
Bununla birlikte, kırsal alanlar da kentlerden daha güvenli değildir. Örneğin, geçtiğimiz yıllarda Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Nijerya'da silahlı çatışmalar, kırsal ve kentsel göçü tetikledi ve kentleşmeyi hızlandırdı. 2009'dan bu yana, kuzeydoğu Nijerya'daki Boko Haram isyanı yaklaşık 1,5 milyon insanın yer değiştirmesine sebep oldu ve Maiduguri kentindeki nüfus, ülke içinde yerinden olmuş kişilerin akını nedeniyle 2 milyonu geçti.
Afrika'da Kentleşme ve Ekonomik Kalkınma Arasındaki Bağlantı, Başka Yerlerden daha Zayıftır
Dahası, Afrika'nın mevcut ve gelişmekte olan mega kentlerine ev sahipliği yapan altı ülkede, kırsal sakinler, kentsel alanlarda yaşayan insanlara kıyasla terör saldırısına maruz kalma ihtimalini daha yüksek gibi görünüyor.
Küresel Terörizm Veritabanına göre, 2012 ve 2015 arasında, gerçekleşen terörist olaylar en fazla ülkenin en büyük üç şehrinde gerçekleşmiştir.
Afrika'nın nüfusu kentsel geçişten yararlanacak olursa, iyileştirilmiş kentsel yönetim ve kentsel planlama ve özellikle yoksullar için hizmet sunumunu genişletmek için altyapıya yapılan yükseltilmiş yatırımlar büyük önem taşımaktadır.
Ekonomik büyüme hayati öneme sahiptir ancak Afrika ekonomileri verimliliğini artırmak için yapısal dönüşüm süreci hızlandırılmalıdır.
Ayrıca kırsal ekonomileri ve kentsel pazarları birbirine bağlamak için üretken istihdam olanakları, özellikle gençler arasında eşitsizlik ve dışlanma sorunlarının üstesinden gelmek için önemli bir noktadır.
Küresel olarak konuya konsantre olunmalı ve Afrika’nın kalkınma gündemine daha kapsamlı ve sürdürebilir kentsel bir gelecek için dikkat çekilmelidir.
Alper Fatih Abidin, Temmuz 2017
afrikadanismani.com
Etiketler:
Afrika, Kentleşme, Ekonomik Kalkınma, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri, Afrika Danışmanı, Alper Fatih Abidin